Varoluş Dergisi

ERGENLER VE BİZ (2.BÖLÜM)

Sizlere en önemli bulduğum anekdotları sıralamaya çalışayım;

  • “Çocuğumuzla güvene dayanan derin bağlar kurmalıyız. Güven olmadan özgüven olmaz. Özgüven yoksa bireysel başarı da olmayacaktır.” (Prof. Dr. S.Şirin)
  • “Herkes cinsel eylemlerinden sorumludur… Yaptığın çocukların ruhlarına rehberlik etmekten, onların bedenlerini korumaktan ve duygusal açıdan onlar için olumlu birer örnek olmaktan sorumlusundur.” (1)
  • Onlara karşı sorumluluğu yerine getirirken tutarlı, samimi ve dürüst olup öğretmenin en iyi yolunun; rol-model olmak olduğunu hep hatırlamalıyız.
  • Sakin, sabırlı, onu anlamaya çalışan, ona güvendiğinizi hissettirip, samimi olabildiğinizde sizinle daha sağlıklı iletişimde olacak, yanlış yaptığında arkadaşlarına değil size sığınacaktır. Her arkadaş kötü değildir ama sizlerin bilgeliğine ve koruyuculuğunuza ihtiyacı vardır.
  • Evrimsel bilinçte kadın ve erkek ayrımının olmadığını, amacın; ruhsal, zihinsel ve bedensel gelişme olduğunu, yaşamın; egosal tatminlerin ötesinde, tüm doğanın ve cinslerin birbirini tamamladığını öğretmeliyiz.
  • Doğaya, hayvanlara sevgi ve saygının, kendi öz saygımızın parçası olduğunu öğretmeliyiz.
  • Öfke ve kızgınlıklarını çocukken yaşayıp denetleme yetisini, kendilerine öz disiplin sağlamayı da…
  • Ya eğitim? Onların yarış atı olmadığını hatırlayalım. Her şey mükemmel olmasın ama olabileceğinin en iyisini yapmaya çalışalım. Ayrıca; spor, sanat, müzik, dans, meditasyon, eğlence olmadan ne bedenin, ne ruhun, ne de zihnin gelişemeyeceğini bilmeliyiz. (Sol beyin mantıklı zihin, sağ beyin sanatsal ve sezgiselliktir.)
  • Her bireyin bu dünyaya gelme amacı vardır. Onu bulabilmeleri için özgürce seçme hakkına izin verin. Sizin idealinizdeki meslek onun hayatının mutsuzluğuna sebep olabilir. Zihinden gelen egonun sesleri ile kalpten gelen ruhumuzun sesinin ayrımını öğretmeli… Gerçekçi anlamda kendilerini tanıması ve hayallerini keşfetme fırsatı vermeliyiz. Bu aşamada hedefleri ve idealleri hatta yeme alışkanlıklarının değişmesine saygı göstermeliyiz.
  • Kendi harcamalarını planlayabilmeli, ev işlerine katkı sağlamalı, yaptıklarının sorumluluğunu almalı, kendi ayakları üzerinde durabilmek için risk almayı öğretmeliyiz.
  • Onun sorunlarını çözmektense sorunlarla baş edebilme, farklı bakış açıları ile bakabilme, başarısızlıktan ders alıp yeniden başlayabilme, arkadaşlarının başarısını kutlayabilmeyi öğretmeliyiz.
  • Onların ihtiyaçlarını sınırsız karşılamak yokluk içindeki yaşam kadar travmatiktir. Kişinin zorluklarla mücadelesi yaratıcı bilincini ortaya çıkartır. Sadece zihin­-beden doyurulursa ruhsal yoksunluk çekilebilir.
  • Ergenlere en cömertçe verebileceğimiz şey sevgimiz ve kaliteli zaman ayırmadır. Gerçek anlamda sevgiyi deneyimlediğinde, kendi özünü sevecek, böylece onu yüceltmeyen bağımlı ilişkilerden özgürleşebilecektir.
  • Çocuklarınıza yatırım yapacaksanız birlikte bolca güzel anılar biriktirin, bu anılar ömür boyu onların kalplerinde kalacaktır.

Peki başarı kriteri sadece maddi zenginlik ya da kariyer midir?

“Başarı bir varış noktası değil, yolculuktur. Maddi bolluk en keyifli unsurlardan biridir. Fakat başarı aynı zamanda; sağlıklı ve enerjik bir bedene sahip olmayı, hayattan zevk almayı, ilişkileri dolu dolu yaşamayı, yaratıcı özgürlüğü, duygusal ve ruhsal dengeyi, iyi ve huzurlu olmayı kapsar.“(2)

Hayat yarış, değil akıştır.

“Akış kuramına göre yaratıcılık, koşullardan bağımsız olarak zamandan ve mekandan kopmak, bir anlamda kendini odaklandığın işin akışına bırakmaktır.”(3) 

Sabırla… Sevgiyle… Doğrulukla…

Yasemin KAYA

Kaynakça:

1) Sonsuzluğun Mesajı /Marlo Morgan

2) Deepak Chopra / Başarının 7 Spiritüel Yasası

3) Mihaly Csikszentmihalyi /Akış- Mutluluk Bilimi

Yorum yap

İnternet üzerinden dijital yayın hayatına ilk olarak 2013 yılında başlamış olan Varoluş Dergisi, kısa bir aradan sonra şimdi yeniden okurları ile birlikte. Değerli yazarlarımız, Spiritüalizm, Reiki, Yoga, Astroloji ve Yaşam alanlarında, siz değerli okurlarımız için yazıyor…

Arşivler