Varoluş Dergisi

EKSİK REİKİ UYUMLAMASI VE SONUÇLARI

Bu yazıyı yazma sebebim, benzer durumları yaşayan insanlara ulaşması ve bir an önce doğru uyumlama alıp iyileşmeleri  içindir.

9-10 yaşlarında şehirlerarası bir otobüs yolculuğunda bir bayanla tanışmıştım. Dörtlü koltuklar vardı o zamanlar. Annem ve kardeşim yan yana, bayanda benim yanıma oturmuştu. Sol el baş parmağımda yer etmiş bir yara vardı. Sürekli o yarayla oynayıp o yaranın iyileşmesine izin vermiyordum. Geçmiş zaman olduğu için ismini hatırlayamadığım bayan, parmağıma bakmak için benden izin istedi. Elimi uzattım. Reiki diye bir yöntem olduğunu, kendisinin onun uygulayıcısı olduğunu anlattı. Çok ilgimi çekmişti. Parmağıma dokunacağını ve şifa göndereceğini, ama benim yaramla bir daha oynanamam gerektiğini söyledi. Bir süre parmağıma enerji gönderdi. Akımı hissetmiştim, böyle karıncalanma gibi bir his. Tabi ki o anda hemen iyileşmedi ama daha hızlı kabuk bağlamaya başladı. O günden sonra yaramla oynama isteğim geçti ve bir süre sonra da tamamen iyileşti.

Yine aynı dönemlerde, dayımın eşi Reiki’ye başlamıştı ve herkes acaba gerçek mi derken ben ona içten içe inanıyordum.

Şimdi bakıyorum da aslında Reiki Enerjisi beni çok küçükken bulmuştu, bir şekilde  çevremde olmuştu.

Reiki ile resmi anlamda tanışmam 2009 yılında oldu. İş yerinde farklı bir departmanda, çalışan arkadaşım Reiki ile tanışmış ve çok faydasını gördüğünü anlatıyordu. Bende yaşadığım bir iki ufak tecrübe kadar bilgi sahibiydim. Her anlamda çok sıkıştığım bir dönemden geçiyordum.  Hızlıca karar verdim ve arkadaşımdan Reiki öğretmeninin numarasını istedim. Ofisten başka bir arkadaşım da ilgileniyordu. Beraber randevu aldık. Cumartesi ve pazar 2 günlük bir eğitim olduğunu ve sabah 9’da orada olmamız gerektiği bilgisini aldım. Çok heyecanlanmıştım aslında, giderken bazı aksiliklerde yaşamıştım, gidip gitmeme konusunda muallakta kalmama rağmen hayat yolum beni oraya taşımıştı.

Reiki öğretmeni bayan güler yüzlü, iyi birine benziyordu. Bulunduğumuz yer bir merkez veya resmi bir yer değildi. Yaklaşık 8 kişilik bir gruptuk. Gelen herkesin bir hayat hikayesi ve bir derdi vardı. Herkes derdine çare bulmak için o evde buluşmuştu.

İlk gün Reiki Öğretmeni, Usui Reiki’yi  tanıtmak için fotokopi çekilmiş bir dökümandan yaklaşık 100 sayfaya yakın bir metni bize okudu. İlk 1 saatten sonra göz kapaklarım yenik düşmeye başlamıştı ama ayıp olmasın diye kendimle inanılmaz bir mücadeleye girdim ve bir süre sonra dayanamayıp uyuduğumu hatırlıyorum. Ara verdiğimiz sırada bu kadar uykumun gelmesinin reiki şifası ile bir alakası olabilir mi diye sorduğumda ,  Reiki öğretmeni bayan, ‘’ Tabiki de, şifalandığınız için uykunuz geldi.’’ dedi ama bunun kafa ütülemekten başka bir şey olmadığını anlamam yaklaşık 2 sene sürecekti.

İlk gün, Reiki’nin tarihçesi ile ilgili kitap bilgilerini dinledik. Birşeyleri değiştirme arzum son noktasında olduğu için, bulunduğum ortama ve kişiye inanmakta çokta zorlanmadım. Ertesi gün, gittiğimizde Reiki öğretmeni, sırayla bizi içeriye aldı. ‘Yeni bir hayata hoş geldin’ gibi bir cümle söyleyerek beni sandalyeye oturttu.  Ayaklarım yere paralel, gözlerim kapalıydı. Arkama geçip başımın üstünden bir şeyler yapmaya başladı. Ellerini göğüs hizama getirdi birşeyler yaptı oralarda da. Etrafımda gezdiğini hissettim. Gözlerim kapalı olduğu için ayrıntıları göremedim. ‘Bitti gözlerini açabilirsin’ dediğinde toplam süre 5-10 dk. arası bir zaman aralığıydı. İçime ufak bir şüphe düşmüştü ama değişim heyecanıyla birlikte hemen dağıttım o şüpheyi. Birbirimize sarıldık.

21 günlük arınma süreci yaşayacağımızı anlattı. Bir doküman ve bazı çalışmalar verdi. Daha sonra  öyle bir sembol olmadığını öğrendiğim koruma sembolü adı altında bir sembolün şeklini verdi.  İhtiyaç duyarsak çizip kendimizi  koruyabileceğimizi söyledi. (Araştırdığımda, Usui Reiki sembollerinden biri olmadığını öğrendim.)

E tamam uyumlanmıştık ama sonrası ne olacaktı? Başka çalışmalarda var mıydı?  21 günlük süre bittikten sonra Reiki 2 uyumlaması alabileceğimizi söyleyerek bizi uğurladı. Daha 1 ne derken, 2 mi? Hımm. Kafamda deli sorular oluşmaya başlamadı tabi. Değişim dedik ya, ‘denize düşen yılana sarılır’ dedik ya.

21 günlük süre çok yoğun arınmalarla geçti. Enerjiyi ilk 10 günden sonra hissetmeye başlamıştım. 21 gün bittikten sonra yaklaşık 2 ay boyunca kendime ve çevreme Reiki göndermeye başladım. Çevremdekiler faydasını görmeye başladı ama bende düşüşler vardı. Elimi değdiğim iyi olurken, ben garip hissediyordum kendimi. 2 ay sonra bu duruma da çözüm olur diye Reiki 2 randevusu aldık ofis arkadaşımla birlikte. Reiki 2 için yine 10 dk gibi kısa bir sürede uyumlama aldık. Uyumlama akşamında korkunç bir baş ağrısı yaşadım.Yeni bir 21 günlük  arınma süreci daha bizim için başlamış oldu.

Fiziksel, ruhsal ve bedensel karmaşaların olduğu bir arınma süreci geçirdim. Reiki öğretmeni bayan 21 gün bittikten sonra herhangi bir kontrol yapmadı ve enerji boyutunda da, fiziksel  olarakta bir anda yok oldu sanki. Onu aramakta hiç içimden gelmedi. Ara ara gelse bile araya birşeyler girdi ve unuttum.

3-4 ay içinde üst çakralarımda çok yoğun açılımlar yaşamaya başladım. 1 sene boyunca varoluş ve spritüel konularla ilgili o kadar çok araştırma yapıp, kaynaklar okudum ki, bir ara kafam yerinden çıkacak gibi olduğu anlar yaşadım. Bunu isteyerek yapmıyordum. Resmen  bu konuda susuzluk çekiyordum. Bir süre sonra sosyal çevremden kendimi soyutlamaya başladım. İnsanlar bana garip gözlerle bakıyorlardı. Arkadaşlık ilişkilerimde ve yaptığım işte kopmalar yaşamaya başladım. Tüm duyguları en diplerde ve tüm coşkuları en tepelerde yaşıyordum.

Ofis arkadaşımda benimle benzer durumları yaşıyordu. Yine bu konuda yol arkadaşlarımdan biri Ankara’da yaşayan, teyzemdir.  Aynı zaman diliminde o da Ankara’da başka bir masterdan Reiki 1 ve 2 uyumlaması almıştı. Aynı durumları yaşıyorduk. İyiki o anlarda yanımdaydı ikisi de. Varlıkları için ikisine de teşekkür ederim.Bu satırları okurken tebessüm edeceklerini biliyorum o günler için..

Geceleri benim için, hem çok aydınlık hem de çok karanlıktı. Işıktan varlıkların geldiğini hissediyordum. Öyle sanıyordum daha doğrusu. Yani bu boyutta değildim sanki artık. Ne yediğim yemekten tat alır, ne de hayattan zevk alır olmuştum.  Baş ağrıları ile birlikte, başımın bir fanusun içinde olduğunu hissediyordum.

Niye yaşıyordum ki? Artık bu beden bana fazlaydı. Bedensel olarak var olmasam da olurdu ve vücudumda ki son yaşam ışığının da yakında söneceğine artık emindim. Ölümü kabullenmiştim artık. Sebebimde yok ne olacaksa olsun artık derken.

Bir telefon geldi akşam saatlerinde. Teyzemdi arayan. Yol arkadaşım bana, ‘’Esra bir çare buldum’’ diyordu. ‘’Bizim bu başımıza gelenleri sadece biz yaşamıyoruz. Bir yazı buldum. Hemen gönderiyorum, oku lütfen’’ dedi. Saniyeler içinde bin tane düşünce geçti kafamdan.  İnsan ürkekleşiyor böyle durumlarda.Acaba  yine aynı durumu yaşar mıyım diye. ‘’Tamam’’ diyebildim sadece.

Değerli hocam İsmail Bülbül’e aitti yazı.  Eksik uyumlama nedir? Eksik uyumlamanın belirtileri ve sonuçları nelerdir? Hepsini anlatmıştı yazısında.

***** ‘İnsanın ayakta dururken dengeyi sağlayamaması, yürürken ruhunu kendisinden bir adım önce gidiyormuş gibi hissetmesi ve sağ elinden yada sol elinden enerji akmadığını hissetmesi,  zaman zaman başının çok ağırlaşmış gibi hissetmesi gibi durumlar fiziksel dengesinin bozulduğunun işaretleridir.’

***** ‘Duygusal olarak denge kaybının göstergeleri ise, birden ağlayıp, hemen ardından gülmek veya ağlarken gülmeye başlamak; coşkulu, neşeli iken birden bunalıma sürüklenmek; sinir asabiyet gibi olumsuz duyguların kişide yoğun olarak yaşanmasıdır.’

***** ‘Bunlardan en önemlisi ise kişide yanlış insiye sonucu oluşan ruhsal denge kaybıdır. Ruhsal denge kaybının göstergeleri ise, kişinin çeşitli varlıklarla ya da enerjilerin etkilerine maruz kaldığını düşünüp korkular yaşaması, gördüğü vizyonların kendisine çeşitli misyonlar verdiğine inanması; kin, nefret, haset, fesat, kıskançlık duygularının artması; yalan, dedikodu gibi olumsuz negatif olgulardan zevk alması, ego, benlik, bencillik savaşına girmesi gibi durumlardır.’

Yazdığı yazının her satırını okudukça önce içimde bir öfke oluştu. Ben nasıl bir yola girdim diye, sonrasında bir kabullenme geldi. Doğru bir yöntem, yanlış veya bilinçsiz insanların eline düştü diye harcayamazdım. Elbet doğru insanlar vardı. Kendi kendime bunu tekrarladım.

Teyzem, İsmail Hoca’dan randevu aldı ve hocanın ona söylediği şey, eksik uyumlama aldığı, üst çakralarının uyumlama sırasında açıldığı, alt çakralarının açılmadığıydı. Reiki-1 ve 2 uyumlamasını düzelterek,  teyzemi Reiki 3A aşamasına uyumladı. Teyzem inanılmaz bir hafifleme yaşıyordu ve normale dönmeye başladı.

Ben de cesaretimi toplayıp randevu aldım. İlk başta telefonda konuşmuştuk. İsmail Hoca durumumun çok acil olduğunu, hemen randevu almam gerektiğini söyledi. Onun sesini duymak bana çok büyük güç verdi o anda. Randevuya gitmeden önce, içimi derin bir huzur kapladı.

Randevuya gittiğimde, Perihan çok tatlı bir şekilde karşıladı beni. Hemen arkasından İsmail Hoca geldi. Bir tek tepe çakramın açık olduğunu, diğer çakralarımın uyumlama sırasında açılmadığını söyledi. Sezgilerime ve kendi enerji akışımdan hissettiklerime göre durum gerçekten böyleydi. 2009 yılında Almanya’dan Türkiye’ye bir seminer için geldiğini ve Usui Reiki sisteminin yanlış uygulandığını gördüğü için, hem  Reiki’yi Türkiye’ye doğru tanıtmak, hem de işini doğru yapan masterlar yetiştirmek için buraya yerleştiğini anlattı. Hemen Reiki-1 ve Reiki 2.aşama uyumlamamı düzeltip, Reiki 3 A aşamasına uyumladı beni.  Daha ilk geceden büyük bir huzurla uyku uyudum ve ertesi gün yaşamın benden akmaya başladığını hissettim. İsmail hoca, 21 günlük arınma süreci bittikten sonra, dengeleme yapmak için kontrole çağırdı. Çalışmalar verdi. Onları uyguladım. Radikal kararlar aldım, iştahım açıldı. Hayattan tat almaya başladım. Yeniden gülmeye başladım.  Bilinçaltı terapisinin faydasını söylemeden geçemem. Uyumlama ile çakralar açılıyor ve temizlenmek için bilinçaltımızda yüzeye çıkıyor. Bilinçaltı terapisi ile birlikte, hayatımda kısır döngüye sebep olan kalıplar temizlendi.  Daha hızlı adımlar atmaya başladım.

Evet bu anlattıklarım hikaye gibi geliyor ama bedensel göç yapmak üzereyim derken şaka yapmıyordum. Tüm çakralarım tamamen kapandığı için, kaçınılmaz olan oydu fakat; ilahi planda ne gerekiyorsa onu yaşıyoruz.

Bu yazdıklarımdan, ah ben bunu niye yaşadım vah vah gibi algılanmasın. Benim hayat yolumda bu vardı ve yaşadım. O günlerden de çok şey öğrendim.

Bir sürü farklı enerji sistemi ve çeşitli Reiki sistemleri piyasada bulunmaktadır. En sağlıklı yöntem Usui Reiki yöntemidir.  Diğer Reiki yöntemlerine itibar etmeyiniz. Hepimiz çok değerliyiz. Kendinizde yukarıda yazılan belirtileri farkettiyseniz, hemen çözüm için harekete geçiniz, beklemeyiniz. 5-10 dakikada yapılan uyumlamalara kanmayınız. Mutlaka Reiki uyumlaması alacağınız masterınızın sertifikalarına bakınız. Hayatlarına bakınız. Kendisine faydası olmadığını gördüğünüz biri size ne kadar yardım edebilir? En olmadı şöyle bir gözünün içine bakınız. Sezgileriniz size doğru kişiyle karşılaşıp karşılaşmadığınızın bilgisini verecektir.  O an anlayamadınız mı? Olsun hayat elbet bir gün sizin için en doğru yolu verecektir. İsmail Hoca’nın bildiğim kadarıyla, Türkiye’nin birçok ilinde ve Dünya’nın belli ülkelerinde  70’e yakın yetiştirdiği Reiki Master var.  Reiki-1 insiyesini 45’er dakikadan dört ayrı günde, dört ayrı seansta düzenliyorlar.

Bu yazıyı yazma sebebim, iyi niyetli olup, yanlış uyumlamalarla Reikimaster olan kişilerin kendilerine gelmeleri içindir.

Bu yazıyı yazma sebebim, aynı durumları yaşayıp iyileşen kişilere seslenmek ve onlarında deneyimlerini paylaşıp daha çok kişiye ulaşması için çaba göstermeleri içindir. Lütfen bu bizim hayata, bizi iyileştiren insanlara ve kendimize bir teşekkür biçimimizdir.

Bu yazıyı yazma sebebim, benzer durumları yaşayan insanlara ulaşması ve bir an önce doğru uyumlama alıp iyileşmeleri  içindir.

*****Kaynak: ( İnternet sitesindeki yazı  sitede aktif olmadığı için, ‘’ İsmail Bülbül Reiki İlahi Aydınlanma’’ kitabından Eksik Uyumlama belirtileri bölümünden alıntı yapılmıştır.)

Esra Yılmaz Aslan

2009 Yılında Reiki ile 2011'de de İsmail Bülbül hocamla tanıştım. Reiki 3b Öğretmeniyim. Kendimi tanıma evresini yaşarken insanlara faydalı olabilmek amacındayım.

Yorum yap

İnternet üzerinden dijital yayın hayatına ilk olarak 2013 yılında başlamış olan Varoluş Dergisi, kısa bir aradan sonra şimdi yeniden okurları ile birlikte. Değerli yazarlarımız, Spiritüalizm, Reiki, Yoga, Astroloji ve Yaşam alanlarında, siz değerli okurlarımız için yazıyor…

Arşivler