Varoluş Dergisi

İLİŞKİLER VE SEVGİ DİLLERİ

İlişkilerin olmazsa olmaz ayaklarından biri iletişim. İletişim çok farklı boyut ve dinamikler içerse de bu sayıda iletişimde sevgi dillerinden bahsetmek istiyorum. Dr. Gary Chapman, Sevgi Dilleri kitabında iletişimde sevgi görmek ve ifade etmek için farklı 5 sevgi dili kullanıldığından, hepimizin bu dilleri biri daha baskın olmak üzere değişen oranda kullandığımızdan ve karşı taraftan da en çok kendimizdeki baskın dili görmek istediğimizden bahseder. Bu sevgi dilleri;

Kaliteli zaman geçirme

Fiziksel Temas

Sevgi Sözcükleri

İyilik Yapma/Hizmet /Yardım

Hediye Alma/Süpriz Yapma

Chapman’a göre her 2 tarafında aynı dile sahip olması daha doyurucu, rahat akan bir ilişkiye sebebiyet verirken, farklı iletişim dillerine sahip kişilerin ilişkileri daha zorlayıcı olabiliyor. Fakat yapılan araştırmalar bu konuda anlamlı bağlantılar olmadığını göstermiş.

Ben yine de karşı tarafın ve kendi sevgi dilimi bilmenin çok fazla avantaj sağlayabileceğini düşünüyorum. Çünkü doğal olarak varolan ya da ihtiyacım olanı başkasında göremediğimde sevilmiyorum zannına kapılıp çok boyutlu ve çok tesirli olmadık zincirleme şeylere sebebiyet verebiliyoruz. Chapman’ın bahsettiği bu farklar anlayış açısından bile pek çok kapı aralayabilir. Ve anlayış, sevginin temellerinden biridir.

Sevgiyi alış ve verişte bir başka önemli faktör; bağlanma biçimleri. Bağlanma biçimleri çocukken bakım verenle kurduğumuz ilişkiyi ve bunun sonraki ilişkilere yansımasını kapsar. Bağlanma biçimleri ve sevgi dilleri arasında bir ilişki bulunmuş. Araştırmaya göre; güvenli bağlanan kişiler daha çok kaliteli zaman geçirme, fiziksel temas ve sevgi sözcükleri kullanmaya, kaçından bağlananlar iyilik yapma davranışlarına, kaygılı bağlananlarsa daha çok kaliteli zaman geçirmeye yoğunlaşıyor.

Sanırım bunlar içindeki en önemli şey öz regülasyon; yani koşullar içinde kendinin ve ilişkinin nerde durduğuna dair bir bakış açısı ve bununla hizalanıp, rehberlik edebilme.

Eril ve dişil prensip ve veçheler de farklı iletişim ve sevgi modelleri kullanabiliyor. Şiddetsiz ve açık bir  iletişimdeyse, hedef almayan fakat ihtiyaçları gözeten, dürüst, net, samimi, çözüm odaklı ve fakat anlayışlı, şefkatli bir dil en güzel sonuç veren. Mesela senin yüzünden şöyle yerine senin bu davranışın bana şöyle hissettirdi…’ şeklinde bir dil ve bakış açısı hem bizi kurban / saldırgan döngüsü ve sonuçlarından özgürleştirip koruyor, hem sorunlarımıza beraber bir yaklaşımı benimsiyor, hem de içe bakışı ve algı/kalıp dönüşümünü teşvik ediyor. İletişim, perspektif ve dilde dönüşümün gelişim ve yaşamımızın her alanında çok büyük etkisi var.

Kendi üzerine ve kendiyle iletişime çalışanların ilişkilenme ve ötekiyle iletişim kapasitelerinin de zaman içinde gelişeceği aşikar. İnsan kendiyle konuştuğu dili anladığı ve sevdiği ölçüde diğerlerini anlayabiliyor ve yine bu ölçüde anlaşılabiliyor.

En uzak ve en yakın mesafe 2 insan arasında olan. Dilerim doğru iletişim kurabildiğimiz güzel ilişkiler içinde oluruz, en kötü ihtimal ilişkilerle zaten bunu öğreniriz. Sevgiye giden yollar ve diller çok olsa da gönül yapanı ve unutulan dilleri hatırlarız umarım.

Ahu BİRLİK

Ahu Birlik

1981 baharında Ankara'da doğdum. Çocukluğum ve gençliğim seyahat ve enstantanelerle geçti. İstanbul Bilgi Üniversitesi Film&Tv lisans ve Kültürel İncelemeler yüksek lisans programlarını tamamladıktan sonra hizmet, üretim, reklamcılık gibi sektörlerde farklı görevlerde yer aldım. 2012 yılında içsel yolculuğu beni Reiki Bilinçaltı Terapiler ve Can Hocam İsmail Bülbül'e taşıdı. 2014 yılından beri Bodrum'da yaşıyor, Bodrum Şifa Sanatları Atölyesi Kumbahçe'de yolculuğumuza sevgiyle, şükranla devam ediyorum.

Usui Reiki Master Teacher

1 yorum

  • 👏👏👏👏 Araştırmaya göre; güvenli bağlanan kişiler daha çok kaliteli zaman geçirme, fiziksel temas ve sevgi sözcükleri kullanmaya, kaçıngan bağlananlar iyilik yapma davranışlarına, kaygılı bağlananlarsa daha çok kaliteli zaman geçirmeye yoğunlaşıyor.

    Çok güzel bir bilgi sayende demek ki güvenli bağlanıyormuşum diyebildim. Teşekkürler Ahucum yüreğine sağlık🙏🏻☺️

İnternet üzerinden dijital yayın hayatına ilk olarak 2013 yılında başlamış olan Varoluş Dergisi, kısa bir aradan sonra şimdi yeniden okurları ile birlikte. Değerli yazarlarımız, Spiritüalizm, Reiki, Yoga, Astroloji ve Yaşam alanlarında, siz değerli okurlarımız için yazıyor…

Arşivler