BAZI ZOR SORULARIN KOLAY CEVAPLARI

    *Varoluşumuzun amacı nedir?

Sabahattin Ali ‘İçimizdeki Şeytan’ adlı eserinde şöyle diyor: ‘İnsan dünyaya sadece yemek, içmek, koynuna birini alıp yatmak için gelmiş olamazdı. Daha büyük ve insanca bir sebep lazımdı.’ Herkesin hayatında defalarca sorduğu bu sorunun cevabı belki de o kadar da zor değildir. Beethoven belki de sadece 9. Senfoniyi bestelemek için var oldu hem de neredeyse tamamen sağır olduğu bir dönemde. Başka biri umarsızca attığı izmaritin sonucu bir ormanı kül etmek için geldi dünyaya. Sabahattin Ali yazdığı bir kitapla birçok insanın hayatına dokunmak için, bir başkası birilerine bile isteye zarar verip hayatını söndürmek için var oldu. Sen söylediğin bir sözle bir yüreği hafifletmek ve onun yönünü değiştirmek için, diğeri bulduğu bir yöntemle bir sürü hastanın hayatını kurtarmak için var bu dünyada. İyi ya da kötü, büyük ya da küçük etkiler fark etmeksizin hayatın akışında minicik bir an tamamlasın diye geldik dünyaya. Bütünün parçalarıyız. Küçük ama aslında çok büyük. Ne güzel demiş Aşık Daimi;

Hem evrenim hem zerreyim

Ben kendimi bilmez miyim

Zerre içinde zerreyim

Ben kendimi bilmez miyim

    *Mutluluk nedir?

Tamamen seninle ilgili bir şeydir. Bununla ilgili çok sevdiğim bir hikaye var. Yaşlı kadın huzur evine taşındığı ilk gün görevli kızla odasına doğru giderken görevli kız yaşlı kadının kalacağı odayı anlatmaya başlar. Odadaki perdelerden söz eder. Yaşlı kadın ‘O perdeleri çok severim.’ der. Kız ‘Fakat o perdeleri henüz görmediniz.’ der. Yaşlı kadın da şöyle açıklar; ‘Mutluluk zamandan önce karar verdiğiniz bir şeydir. Benim odadan hoşlanıp hoşlanmamam mobilyaların nasıl düzenlenmiş olduğuyla değil, benim onları zihnimde nasıl düzenlediğimle ilgilidir. Ben onları sevmeye karar vermiştim zaten. Bu benim her sabah uyandığımda verdiğim bir karardır.’ Yani mutluluk senin mutlu olmaya karar vermenle, bunu istemenle ve yaşadığın her andan keyif alabilmenle ilgili bir şeydir. Ne sihirdir ne keramet, işte budur asıl marifet.

    *Hayatta insanın sahip olabileceği en büyük güç nedir?

Duygusal dengedir. Duygularını kontrol edebilmen en büyük güçtür. Çok sinirlendiğinde sakin kalabilmek mesela. Ya da çok istediğin bir şey olmadığında o olmayışı nezaketle kabul edebilmek. Tam tersi çok mutlu olduğunda bunu kontrollü bir şekilde kutlamak, dengeyi kaybetmemek, şımarmamak. Çok üzgünken bile şaka yapabilmek. İşler istediğin gibi gitmediğinde kibarlığını koruyabilmek. Çok korktuğun bir an içinden la la la la laaaa la diye şarkılar söyleyip iyi şeyler düşünmeye gayret etmek… Bunları sıklıkla başarabiliyorsam duygusal dengelerin gücü adına, güç bendedir artık. Ne mutlu bana…

   İnsanın aklına hayatı boyunca bunlara benzer bir sürü soru takılır. Herkesin başka başka cevapları vardır. Bu yukarda görmüş olduğunuz zor gibi görünen sorulara verilen cevaplar tamamen benim hayal ürünümdür. Gerçek kişilerle ve kurumlarla hiçbir ilgisi yoktur. Dilerim hayattaki bütün zor soruların cevapları sizlere kolaylıkla gelsin.

Sevgiler.…

Şebnem HOŞER