Yıllar önce gittiğim bir gezi grubunda nehir kenarı bir yerde mola vermiştik. Mola verdiğimiz yerin yanında da koca gövdeli ağaçlar vardı. Gezi boyunca hüzünlü ve belli ki içinde duygusal bir hal yaşayan bir arkadaşımız koca gövdeli ağaçlardan birine uzunca sarıldı. Sonra sevecenliğiyle bilinen başka bir arkadaşımız, onu kolundan çekip, ‘birine sarılmak istediğinde eğer sevdiklerin varsa önce onlara sarıl inan çok iyi gelecek’ diyerek hüzünlü arkadaşımıza uzun uzun sımsıkı ve içten bir şekilde sarıldı. Biraz öteden izlediğim bu an hafızamda yer etti çünkü gerçek bir sarılmanın şifası, izlerken bile bana geçmişti.
Bilim adamlarının yaptığı araştırmalara göre sarılmak stres düzeyini azaltıp, stres hormonu olarak bilinen kortizol seviyesini aşağı çekip, kaygıyı azaltıyor ve iyi hissetme hormonu olarak bilinen oksitosin hormonunu yükseltiyor. Mutluluğumuzun uzun süreli olması ve mutluluk hormonu seratoninin artmasını da güçlendiriyor.
Sarılma aynı zamanda kan basıncını düşürüp sakinleşmemize yardımcı oluyor. Boyun, omuz, bel bölgesi gibi alanlarda katılaşan kasların gevşemesine yardımcı oluyor ve böylece o bölgelerde oluşacak hastalık risklerini azaltıyor.
Yine bilimsel araştırmalara göre sarılmanın minimum 20 saniye boyunca olması yönünde. Süresi ne kadar uzarsa o kadar etkili oluyor. Üzüntü ve acı çeken birine sarıldığınızda endorfin hormonun verdiği acıyı azaltma etkisi beyin nöronlarına iletiliyor ve onu yatıştırıyor.
Özellikle çocuklar ve hayvanlar üzerindeki etkisi çok hızlı etki ediyor. Ağlayan bir çocuğa sarıldığınızda o an direnç bile gösterse, bir süre sonra sakinleştiğini, evcil hayvanınız veya sokaktaki dostlarımızın mutluluğunu; başını bile okşamaya başladığımızda çıkarttıkları sesler, sevimli yüz ifadeleri ve muzırca salladıkları kuyruklarından anlayabilirsiniz.
Yurt dışında bu durum o kadar ihtiyaç haline gelmiş ki bazı ülkelerde sarılmayı meslek olarak icra edenler bulunmaktaymış. Dışarıdan bakınca kendimizi (Türkleri) övmeden geçemeyeceğim. Aile yapımız ve sevgimizi iletim biçimimizin birçok ülkeye göre çok daha sıcak ve samimi olduğunu düşünenler arasındayım. Biz eğer açık, samimi ve iyilik dolu olursak bu topraklarda derdimizi dinleyecek, acımızı acısı gibi görecek, sevgisini iletecek ve sımsıkı sarılacak güzel dostlar edinebiliriz düşüncesindeyim. Ülkemize gelip de ayrılamayan başka ülke vatandaşlarını cezbeden 5 maddeden biri de bu olmalı.. Ne dersiniz?
Yılın son ayında sevdiklerinizle birlikte bol bol sarılacağınız sağlıklı, mutlu, huzurlu bir yıl olmasını dilerim.
Esra YILMAZ ASLAN
Cok guzel bir yazi olmus Esra hocam, ellerine saglik…
Teşekkür ederim Hakan hocam. 🌸
Hep ihtiyacımız olan sıcacık bir yazı ve Amin🤗🙏🧡