Varoluş Dergisi

KENDİNİ İYİLEŞTİRME SANATI

Depresyon günümüzde modern dünyanın en önemli hastalıklarından biri. Yoğun iş temposu, okul stresi, ailevi sorunlar, çevresel faktörler, yaşanılan kayıplar gibi önemli sebepler ile ortaya çıkabilmektedir.

Gün içinde sürekli kaygılı ruh hali, çaresizlik hissi, tahammülsüzlük ve öfke hali, konsantrasyon kaybı, uyku düzensizliği, kronik mutsuzluk, umutsuzluk, baş ağrısı gibi vücut ağrıları, unutkanlık gibi belirtiler depresyona işaret edebilir. Bu duygular günlük yaşantıyı aksatacak seviyede ise, karar verme ve sorumluluk alma süreçlerinde sorun yaşanıyorsa bir uzman desteği almak gerekir. Çünkü kişinin yaşam kalitesi ve insanlarla olan ilişkileri olumsuz etkilenmektedir. Uzman görüşü ile depresyon tanısı konuldu ise de mutlaka tedavi edilmelidir.

Çoğu zaman yanlış kullanım ile “depresyondayım” diyerek içinde bulunduğumuz depresif ruh halini ifade ettiğimizi zannediyoruz. Oysaki depresyon yukarıda da bahsettiğimiz gibi insan hayatının tümüne etkisi olan ve tedavi edilmesi gereken önemli bir hastalıktır.

Gün içinde yaşadığımız negatif ruh hali ya da moral bozukluğu diyebileceğimiz kötü ruh hali ise; sık sık değişen ama kısa süreli sağlıksız duygu durumlarıdır diyebiliriz. Pandemi süreci ve yaşadığımız deprem travması sonrası bu ara eminim ki pek çoğumuz depresif günler geçiriyoruz.

Yine de sebepsiz can sıkkınlığı, moralsizlik, motivasyon kaybı, değersiz hissetme, isteksizlik, başarısızlık gibi duyguları günlük hayatımızda sık yaşıyorsak dikkat etmemiz gerekir.

Peki bu olumsuz duygu durumlarından nasıl kurtulabiliriz?

Eskiler “kendi kendinin doktoru ol” demişler. Sözün özü elbette kendini, duygularını, bedenini tanımak çok önemlidir. Kişi olumsuz düşüncelerini, olumlu düşüncelerle değiştirmeye çaba göstermeli; değişime açık olmalıdır. Kendini iyi tanıyan insanların kendileri hakkında daha iyi şeyler düşündükleri, hissettikleri ve kendilerini sevdikleri bilinmektedir. Öz farkındalığı olan bireyler nelerden mutlu olacağını bilir; kendine iyi gelecek tercih ve seçimleri yaparak iyileşmeyi hızlandırabilirler.

Depresif ruh halinden çıkabilmek için önerilerimi aşağıdaki gibi sıralayabilirim.

-Umutsuzluk duygusuna kapılma,

-Stres kaynaklarından uzaklaş,

-Aile ve arkadaşlar ile daha sık vakit geçir,

-Duygularını ifade et,

-Geçmişe takılı kalmadan anda ol,

-Kişisel gelişim kitapları oku,

-Yürüyüş yap,

-Hayatında dans ve spor aktivitelerine yer ver,

-Yoga ve meditasyon yap,

-Nefes egzersizleri çalış,

-Vitamin takviyeleri al,

-Sevdiğin hobilere vakit ayır,

-Gökyüzüne bak,

-Ağaçlara dokun,

-Doğada daha çok vakit geçir,

-Sokak hayvanlarını besle,

-Kedileri sev 😊

-Geçmiş hatalarını düşünmeyi bırak; kendinle barışık ol.

Bu aktivitelerden bir ya da birkaçı enerjinizi yükseltecek ve ruh halinizi pozitife dönüştürecektir. Yaşadığımız bu sağlıksız duygulardan kurtulduğumuzda ise yaşam kalitemizi arttırmış olacağız.

Sanıyorum ben de bu kötü ruh halinden çıkmaya çalışıyorum bu aralar. Kendimi aldığım asosyal moddan kurtarmaya çalışıyorum. Deprem sonrası da hayata karışma isteğini henüz duyamıyorum.

Bektaşi’ye sormuşlar:

“Dünyanın en kolay ve en zor şeyi nedir?” diye.

Bektaşi şöyle demiş:

“En kolayı nasihat vermek, en zoru kendini bilmektir.”

Benim biraz daha zamana ihtiyacım var. Ama siz bana bakmayın 😊 Hemen harekete geçin,

İyi olacağız.

Yelkenlerimizi güçlü rüzgarlarla doldurup “Vira Bismillah” diyeceğimiz günler yakın.

Sevgimle…

Seher BAKIM

Seher Bakım

Finans sektörü bilgi teknolojilerinde İş Analisti olarak çalışmaktayım.
Spritüel konulara kendimi bildim bileli ilgim vardı. Okumayı, araştırmayı ve yazmayı seviyorum. Ayrıca fotoğrafçılık ve doğal tarım en önemsediğim hobilerim.
Çekim yasası, numeroloji, access bars, theta healing gibi konular ilgimi çekiyor.
Sevginin iyileştirici gücüne inanıyorum. Sevgiyle dönüştürebileceğimizi; düşüncelerimizi ve bakış açılarımızı değiştirirsek hayatımızı değiştirebileceğimize inanıyorum.
Doğayla baş başa kalmak, gezmek, yeni yerler, kültürler, insanlar keşfetmek benim için büyük keyif.
Hassas kimyası olan biriyim, doğayı, hayvanları kısacası hayatı anlamlı kılan tüm can parçalarını seviyorum.
Ayrıca çok tatlı iki kızım var, biri patili 😊
Herkesin bu dünyaya bir amaç ile geldiğini düşünüyorum. Bir gün bu varoluş amacımızı gerçekleştirebilmemiz dileğiyle…

Yorum yap

İnternet üzerinden dijital yayın hayatına ilk olarak 2013 yılında başlamış olan Varoluş Dergisi, kısa bir aradan sonra şimdi yeniden okurları ile birlikte. Değerli yazarlarımız, Spiritüalizm, Reiki, Yoga, Astroloji ve Yaşam alanlarında, siz değerli okurlarımız için yazıyor…

Arşivler