Varoluş Dergisi

BİLİYORUM MUYUM?

 

Bildiğimizi zannettiğimiz şeyin zannettiğimiz gibi olmadığını gördüğümüzde, karşımıza birçok seçenek çıkabilir. Bunlardan en çok uygulanılanı zihnimizdeki yargıcı çıkartıp kendimize veya başkalarına yargı dağıtmak veya diğer bir seçenek olanları görmezden gelmek..

Her ikisinin sonucu da kişiyi elle tutulur bir çözüme götürmeyecektir. Dönülecek nokta yine bildiğimizi iddia etmek ve tekrardan zannettiğimiz şeyin zannettiğimiz gibi olmadığını…… Bu döngü böyle devam eder.

Ta ki ‘’Şu böyledir, bu böyledir’’ gibi iddialı söylemlere tutunmayı bırakana kadar.

Büyüklerimiz söyler ya, ‘’İki kere düşün, bir kere konuş’’ diye. Klişe gibi geliyor kulağa ama çokça kişi tecrübe edip bolca kullanmış.

Şöyle değiştirelim mi biz bunu; ‘’İstediğin kadar düşün, ama hepsini gerçekmiş gibi algılayıp bu böyledir’’ deme.

Böyle düşününce sanki daha bir hafifliyor insan değil mi? Alışılagelmiş dirençler azalmış, iddianın verdiği ağırlık hafiflemiş, atlanılacak bir duvar kalmamış, böylece daha güvende hissedilmiş bir hal. Hem de hediyesi tutunmayı bıraktığımız için, bilgileri oldukları haliyle algılayabilme. Diğer türlü her şeyi bildiğimizi zannettiğimiz anları düşününce, aman Allah’ım bize ait olan, olmayan her şeyin içinde filtre koymadan var olmak.. Çok yorucu, pek yorucu..

Bilme iddiasından özgürleşince kendimizi öğrenmeye de açmış oluyoruz. Her şeyi bilen insanın ‘’o modun içinde’’ öğreneceği şeyler oldukça kısıtlı olmalı, ne dersiniz?

Zaten biz bir şeyleri ne kadar bildiğimizi zannediyor olsak da, hayatın akışı farklı oluyor. 2020 senesine başlarken hiçbirimiz pandemi olacağını bilmiyorduk. Pandemi kelimesi bile hepimize uzaktı. Yılın başlangıcında Avustralya yangını ve ülkedeki doğal felaketler ciddi sinyalleri bize vermişti ama bir günde her şeyin tüm dünya için değişmesi..

Bugün geldiğimiz durumda tüm dünyada sağlık, ekonomi ve sosyolojik alanlarda büyük devrimler gerçekleşiyor ve tarihe tanıklık ediyoruz.

Bir virüs bir yerden çıkıp dünyayı etkileyecek güce sahip gibi görünse de, hepimizin aynı anda yarattığı düşünceler çok daha güçlü. Hep birlikte dünyanın iyileşeceğine ve pandeminin biteceğine inanırsak, süreci hızlandıracağımıza inanıyorum.

Bu yıl özgürlük yılı olsun ne dersiniz?

Kalıplardan, zanlardan, bilinmezlik korkusundan sıyrıldığımız..

Bu yıl sevgi yılı olsun ne dersiniz?

Yargılamadan, kırmadan..

Bu yıl kendimizi tanıma yılı olsun ne derseniz?

Kendimizi olduğumuz halimizle kabul ederek..

Değerli okurlarımız, 2021 yılının hepinize önce sağlık, barış, sevgi ve gönlünüzden geçen ne varsa getirmesini dilerim.

İyi seneler,

Esra Yılmaz Aslan

2009 Yılında Reiki ile 2011'de de İsmail Bülbül hocamla tanıştım. Reiki 3b Öğretmeniyim. Kendimi tanıma evresini yaşarken insanlara faydalı olabilmek amacındayım.

Yorum yap

İnternet üzerinden dijital yayın hayatına ilk olarak 2013 yılında başlamış olan Varoluş Dergisi, kısa bir aradan sonra şimdi yeniden okurları ile birlikte. Değerli yazarlarımız, Spiritüalizm, Reiki, Yoga, Astroloji ve Yaşam alanlarında, siz değerli okurlarımız için yazıyor…

Arşivler