Ruhsal güç; duyular dışı güç ya da psişik güç olarak da adlandırılır. Psişe kelimesi çok eski çağlardan beri kullanılmakta olup; Yunan mitolojisinde ruhu temsil etmektedir.
Peki insanlar neden psişik güçlerini artırmak isteği duyarlar? Çünkü bu yeteneğe ulaşanların geleceği ve olacakları görme, rüyaları doğru yorumlama, önüne çıkan seçeneklerden kendisi için doğrusunu seçme, karşıdakini dinlemeden anlama, maddenin ve insanin özünü görebilme, canlılardaki hastalıkları uzaktan anlama/zamanında uyarma ve hatta belirli cisimleri hareket ettirebilme yeteneklerine ulaşabilme şansları vardır. Hepimizin yakından tanıdığı en büyük sufi Hz Mevlana’nın sema ayinlerinde mumları zihin gücüyle yakıp söndürdüğü ve yine Hallac-ı Mansur’un zindanda tutulurken ‘sabır nedir?’ sorusuna; ‘buradan çıkabilecekken çıkmamaktır!’ dedikten sonra zihniyle duvarda büyük bir delik açtığı rivayet edilir.
Tarihte bu güçlere sahip bilinen yabancı insanlardan bazıları arasında; Nina Kulagina (Nelya Mikhailova), Miroslaw Magola, Grigori Rasputin sayılabilir. Bu isimler internette araştırılırsa sahip oldukları şaşırtıcı yetenekler, o dönemki bilim adamlarının onlarla yaptıkları deneyler, bunların sonuçları okunulabilir hatta mevcut ilginç videolar izlenilebilir. Bu deneyler genellikle parapsikoloji araştırma laboratuvarları olan ülkelerde yapılmıştır. (Rusya, ABD, Almanya, Japonya, İskoçya…) Univ of Virginia, Arizona, California, Columbia, Edinburgh ve Northampton’da şu anda parapsikoloji bölümleri bulunmaktadır.
Ruhsal güçlere sahip insanları üç alt grupta toplayabiliriz:
1.Grup: Doğuştan yetenekliler
Bu gruptakiler doğuştan itibaren farklıdırlar. Çevresindekiler büyümeleri esnasında kabiliyetlerini fark eder ve çocukluktan itibaren kendilerine farklı davranılır. Bir inanışa göre bu gruptakiler; geçmiş yaşamlarında kazandıkları sayısız tecrübe ve birikimlerle bu dünyaya seçilmiş olarak gelirler.
2.Grup: Yaşadıkları neticesinde bu yeteneklere yaşarken erişenler
Bu durum yaşanılan ani ve büyük acılar/kayıplar ya da aileden / çevredekilerden el alma, insiye edilme şeklinde olur, diğerlerinden farkı aniden olmasıdır. Bu genellikle ergenlik sonrasında olur ve bu insanlar ulaştıkları farkındalıklarıyla; yeteneklerini insanlığa yardımcı olmak için kullanırlar.
3.Grup: Düzenli çalışmalar ve perhizlerle bu yeteneklerini geliştirenler
Genelde ulaşılan seviye diğer iki gruba göre daha zayıf olsa da yine de bu hedef doğrultusunda azimle çalışan çok sayıda insan vardır. Bir sonraki yazımızda bu perhiz ve egzersizlerden detaylı bahsedeceğiz…
‘Her şey neye layıksa ona donüşür…’ Hz. Mevlana
Hakan ÖZSOY
Yorum yap