Varoluş Dergisi

KENDİNİ SEVMEK

Tüm canlılar farklı farklı frekanslarda titreşirler. Bu titreşimler canlıların o anki duygusal durumlarıyla birebir ilgilidir. Yüksek frekanstaki titreşim; direk ayakların yerden kesilmesi, yaşama yukarıdan bakmak ve hayatın amacının yani bu dünyaya geliş amacının farkına varmanın en önemli yollarından biridir.

Peki öyleyse biz frekansımızı nasıl yükselteceğiz ve daha da önemlisi sonrasında nasıl orada kalacağız? Bunun birinci şartı kendini kabul etmek ve de sevmek. Sabah uyandığımızda hemen yataktan fırlamadan bugüne kadar başardıklarımızı aklımızdan geçirmek ilk adım; daha sonra aynaya bakıp yüzümüzü, vücudumuzu ve tüm organlarımızı sevgi ve minnetle koşulsuz kabulleneceğiz. Bundan sonrası daha da kolay: karşılaştığımız her canlıya sevgi ve şefkatle gülümseyeceğiz. Ama bu gülümseme yapay ve yüzle yapılan değil; kalbimizle yapılan… Gülümseyerek yaklaştığınız herkesten aynı karşılığı alacağınızı şaşırarak fark edeceksiniz.

İnsanları mevcut durumları, yaptıkları ya da fiziksel özellikleri sebebiyle yargılayamayacaksınız. Çünkü geçmişte ne yaşadıklarını ve en önemlisi içlerinin nasıl olduğunu siz bilemezsiniz.

Tüm bunları yaptıktan sonra sizi üzen ve de yoran enerji vampirlerinden uzak durmalısınız. Televizyon ve sosyal medya perhizi de çok önemli çünkü günümüzde haberlerin %90 ı olumsuz, geleceğiniz konusunda sizi endişelendiren ve sonucunda enerjinizi aşağı çeken görsel ve de bilgiler. İnsanların hiçbir şeyi sorgulamaları istenmiyor; sadece korkan insan sorgulamaktan vazgeçip kabullenme aşamasında kalıyor. Tüm dünya ülkeleri sizce neden şehir sularına florür katıyor? Florür’ün beyine etkilerini araştırmanızı tavsiye ederim. Ya da dinler neden sizi sürekli cehennemle korkutuyor?

Unutmayın enerjiniz ne durumdaysa siz o anda osunuz; düşük enerji sadece ruhsal sıkıntıtılar ve ardından fiziksel hastalıklar getirir…

“Kendine bak kendine..

Özüne Sözüne Benliğine

İlgilenme kimseyle!

Kim ne yemiş, ne giymiş,

Bundan sana ne!

Sen kendini besle,

Bilgiyle Sevgiyle Şefkatle,

Ancak o zaman ulaşırsın;

İnsan olmanın erdemine…”

    Hazreti Mevlana

Hakan ÖZSOY

Hakan Özsoy

1970 doğumlu Hakan Özsoy ITÜ'yü Elektronik Mühendisi olarak tamamladıktan sonra, Virginia'da 2 sene İşletme Master'ı yaptı. Ülkesine döndükten sonra çalışmaya başladığı finans sektöründe üst düzey yönetici olarak görevine devam etmektedir. Ruhsal ve kişisel gelişim çalışmalarıyla 2011 yılından beri ilgilenmekte olan Hakan Özsoy; 2012 yılında Reiki’ye İsmail Bülbül Hoca vasıtasıyla inisiye olmuştur. 2016 yılı Haziran ayında Reiki Işık Seviyelerinden 5. ve 6. Seviyeleri tamamlamış ve Reiki’yi gündelik hayatının bir parçası yaparak; çalışmalarını sürdürmektedir. Reiki dışında uluslararası ‘EFT Master Practitioner’ sertifikasına sahiptir ve 2013 yılında NEPAL’de Vipassana Meditation Okulunu başarıyla tamamlamıştır.

1 yorum

  • Hakan Hocam sadece sabah rutinini değiştirmenin bu bağlamda o kadar çok faydasını gördüm ki kaleminize sağlık sadece burda bahsi geçen bir kaç nokta ve sadeleşme bile bir çok fazla şeyi değiştirebiliyor çok insana ulaşsın, uygulansın umarım🙏💜

İnternet üzerinden dijital yayın hayatına ilk olarak 2013 yılında başlamış olan Varoluş Dergisi, kısa bir aradan sonra şimdi yeniden okurları ile birlikte. Değerli yazarlarımız, Spiritüalizm, Reiki, Yoga, Astroloji ve Yaşam alanlarında, siz değerli okurlarımız için yazıyor…

Arşivler