Varoluş Dergisi

NE KAZANIYORSUN?

Herkes her konuda her istediğini yaşamakta özgür müdür? Herkes bağımsız olmak istese de üzülerek söylüyorum ki hiç birimiz yüzde yüz özgür değiliz. Yüzde yüz özgür olmak gerekli midir, işte orası da ayrı bir tartışma konusu.

Peki, herkes dilediği seviyede özgür müdür? Eğer ustalaşabilirsek neden olmasın. Hayat seçimler meselesidir. Kendimiz için en iyi olanı yaşayabilmek için neyi, nerede, ne zaman seçmemiz gerektiğini bilsek kafi. Kafi de bunu başarabilmek için dış etmenleri değiştirmeye çalışmak bizi çok uğraştırır. Uğraşmak isteyenler buyursun.

Kendine yolculuk yapmayı seçmiş insanlar ise dış etmenler yerine kendini görebilmeyi tercih ettiklerinden kavrayışları farklıdır. Bilirler ki kendini değiştirdiğinde dünyası değişir. Bazılarımız bunun farkında bile değilken, bazılarımız farkında olsalar bile tercih etmez, bazılarımız ise sadece başarır. Gelin başaranlara odaklanalım.

Başarılı insanların disiplin ve irade sahibi olduklarına hem fikirizdir diye düşünüyorum. İyi de başarılı olmak istediğim konu ile ilgili iradem yoksa nasıl olacak der gibisiniz. Hadi gelin örnekler üzerinden neler yapabileceğimize bakalım. Örneğin; sınava çalışan bir öğrencisiniz ve ders çalışmanız gerekli fakat çalışamıyorsunuz işte tam da bu noktada pozitif kazanımlarınıza bakmalısınız. Ders çalışmadığınızda canınız ne yapmak istiyor, herkesin farklı farklı kazanımları olabilir. Bizim örneğimizde arkadaşlarla vakit geçirmek olsun. Arkadaşlarla vakit geçirmek pozitif kazanımı yansıttığı için bizim bu düşünceye odaklanmamız gerekli. Ya arkadaşlarla tamamen vakit geçirip hiç çalışmayabilir ya da sıkışıp kalır ne ders çalışabilir ne de onlarla vakit geçirebiliriz. Bu sefer de başarılı olmak istediğimiz konu tarihe gömülür. Kendi duygularımızın yönetimini elimize alırsak, o gün için ders çalışıp ertesi gün arkadaşlarla görüşme hedefi koyabiliriz kendimize. Beyin buna göre programlanacağı için bir sonraki hedefini gerçekleştirebilmek için harekete geçecektir. Burası somut örneğimizdi her zaman karşılaştığımız durumlar bir çıktı sağlamak ile ilgili olmayabilir. Kendini değerli hissetmek de bir başarıdır. Hemen her zaman kendimizi değerli hissetmediğimiz aşikar. Değerli hissetmediğimiz zamanlara üçüncü bir kişiymiş gibi bakabilmeliyiz. Ne olursa değerli hissetmiyoruz? Buradaki pozitif kazançlarımız neler? Örneğin başarısız olduğunda kendinizi değersiz hisseden biri olun. İyi tamam da buradan ne gibi pozitif kazançlar sağlanır ki diyebilirsiniz. Kişi kendi duygularını gözlemlese oralardan ne gibi kazanımlar elde ettiğini görebilir. Mesela o değerlilik duygusunu daima yaşayabilmek için üretken olmak kazancını elde ediyor olabilir. Kişi üretken olmak için gücünü maalesef negatif bir yerden aldığından kendini bir döngüye sokmuş oluyor. Sürekli didiniyor fakat bir türlü kendini değerli hissetme duygusunun tatminine bile ulaşamıyor. Kişi üretken olma özelliğini pozitif bir duygudan kazansa o zaman örneğimiz şöyle olabilirdi, insanları seviyor ve bu duygudan yola çıkarak üretken oluyor.

Dediğim gibi hayat seçimler meselesidir. Burada sadece birer pozitif kazanca odaklanmış olsak da en az beş, altı pozitif kazancımız oluyor. Buraları görebilirsek dilediğimiz kendi özgür alanımızı kendimiz yaratabiliriz. Bazen zihinsel düzeyde düşününce hemen olduruveririz, farkında olmak yeterli gelmiştir fakat daha derinlerde enerji alanlarımızda var olanları değiştirebilmek için ise bilinçaltımızı değiştirmemiz gereklidir. Bunun bir sürü yolu olabilir, tabii ki tercih edenlere. Reiki, theta healing, Jaas … gibi arınma sistemleri bunlar için var.

Başarmak istemiyor musunuz herhangi bir konuyu, başarmak istemediğinizde ne gibi pozitif kazançlarınız olabilir bir bakın derim. Buralara bir ömür adayanlara selam olsun onlar ki sadece kendini değil yaşadıkları her yeri güzelleştirmeye gönül verenlerdir. Tüm insanlık için dilerim ki her zaman her şartta pozitif  duygulardan pozitif kazanımlarınız olsun

Sevgiyle.

Sultan Merve GÜZEL

Sultan Merve Güzel

1989’da İzmir’de doğdum. Endüstri Mühendisliği’nden mezun oldum ve Uluslararası Ticaret ve Pazarlama bölümünde yüksek lisans yaptım. İş yaşantıma özel sektörde başladım ve devam etmekteyim. Madalyonun diğer tarafında ise var olduğumdan beri sürdürdüğüm yaşantım var.
Eğitim-öğretim hayatımız boyunca her ne kadar hep beş duyu organımızla algılayabildiklerimize odaklanılsa da zamanla, üzerine düşündükçe, maddenin sadece maneviyatın şekil bulmuş hali olduğunu fark ettim. Çocukluğumdan beri varlığını derinlerimde hissettiğim ve dış dünyada etkilerini gördüğüm spiritüel tarafımın peşinden gitmek ise varlığımın amacı oldu. Can hocam, İsmail Bülbül ile tanışmak ise yolumda ışık oldu. Reiki Master (3b) seviyesindeyim ve beni kendime taşıyan, dengede tutan en iyi aracım oldu diyebilirim. Benliğimizde gizlediğimiz, hem kendi potansiyelime ulaşmak hem de insanların dengede, huzurlu olabilmeleri için, potansiyellerini ortaya çıkarmak ve onlara yardım etmek ise yürüdüğüm yolu sonsuza taşıyor.
Sevgiyle…

Yorum yap

İnternet üzerinden dijital yayın hayatına ilk olarak 2013 yılında başlamış olan Varoluş Dergisi, kısa bir aradan sonra şimdi yeniden okurları ile birlikte. Değerli yazarlarımız, Spiritüalizm, Reiki, Yoga, Astroloji ve Yaşam alanlarında, siz değerli okurlarımız için yazıyor…

Arşivler