top of page

YA BÖYLEYSE?

Güncelleme tarihi: 15 Nis



Kalbim senden sen den vazgeçmeyecek, korkma içimde, aşkın hiç bitmeyecek.


Eğer istersen sonsuza dek sürecek.



Bu yazıyı okurken dinlemeniz için : )


Bu güzel şarkıdan sonra da bu sorulur mu ama..


Acaba biz birer robot olabilir miyiz?


Robotun cansız olduğunu biliriz ama yazılım yüklü zekasının ne kadar muhteşem olduğuna da şaşırmadan edemeyiz öyle değil mi? Yüzyıllardan beri yaşamdaki kuralların ve bilgilerin yüklendiği, sorulduğu zaman bu bilgilere göre hazır olan cevap veren robotlar. Yarışmanın imkanı var mı bu şekildeyken onlarla? Peki yarış, ya bu kısım ile ilgili değilse?


Yarış, hazır cevabı vermek değil de, yaratıcılıkla ilgiliyse, zihnin ve aklın ötesinde ilham diye adlandırdığımız yüce ruhtan gelen, bilmekle ilgisi olmayan, yaşayan capcanlı, yeni doğmuş bir idrak ile ilgiliyse ve  belki de yarış, en iyi cevabı verenin değil, en derinden hissedebilenin ve o hisse cesaretle teslim olabilenin yarışıysa ?....


Düşünerek, dosyaları tarayarak bulunacak bir şey değil de, tamamen boş olduğumuzda içimize, kalbimize dolan bir güneş ışığı, elektrik akımı gibi bir şey ise?...


Ya görüntüsü odanın içinde olup, asıl filmin çekildiği mekanın çok uzaklarda olduğu elektrik akımı ile çalışan bir televizyon ekranı gibiysek mesela? Zihnimiz bir sürü kanalı birden seyretmeye çalışan bir ev sahibi gibiyse?


Elektriği fişe takılan fırının ısıtma programı, fişe takılan buzdolabının da soğutma programının aktif olması gibi, fişe takılan televizyonun hangi programının aktif olması gerektiğini bilemiyorsak, biz o zaman hangi programı seyredersek, en iyi seçimi yapmış olacağız?


Kendi ilgi alanımıza en yakın olan tv programını seçeceğiz elbet. Belki de en iyi seçim, televizyonun başına geçip hangi kanalı açacağımıza karar vermek değil, ekranın ardındaki gerçekliği keşfetmektir. Her görüntünün, her düşüncenin arkasındaki saf varoluşu idrak etmek de olabilir.


İşte bence robotlardan ve amiyane tabirle elektrik ve güneş enerjisi ile çalışan diğer makinelerden ayrışmak istiyorsak, beynimizdeki bu bilgiyi evirip çevirip yüzlerce yıldır kullanılan hafıza programlardan öte bir ruh olduğunu, kendi özünden gelen adım adım genişleyen, bilgelik denen bilgi akışını hatırlamakla başlayabiliriz belki…


Severek yaşayan, sevgi dolu bir ruh ile yaşayan bir canlı türü insan. İnsan ruhu sevgiyi bilir çünkü, tanır onu.. Belki de televizyonda  hangi kanalı seyretmemiz gerektiğini de en iyi ruhumuz biliyordur, o kanalın çekip çekmediğini de kontrol etmeli tabii, eğer konu tam da böyle ise, bunun arkasında da bir gerçekliğin olduğunu, yapanın ve yaptıranın olduğunu unutmamalı..


Buyurun tefekküre 😊….


Sevgiyle kalın.


Sebile GÜNEŞ



 

Comments

Rated 0 out of 5 stars.
No ratings yet

Add a rating

Mart

1/2

Varoluş Dergisi, 2013 senesinden bu yana internet üzerinden okuyucuları ile buluşmakta.

  • Instagram
  • Facebook

Tüm yayın hakları saklıdır © 2035 Varoluş Dergisi

bottom of page